Dert ettiğim meselelerle yatıp kalktığından mı, başkarakterine hem hayatımın hem kendimin çok benzemesinden mi bilemiyorum. Çok sevdim Lizbon’a Gece Treni’ni. ‘İmansız rahip’i de kendimle özdeşleştirdim. Çocukluğunda aldığı eğitimiyle, bilgisiyle, geçmişiyle tam bir rahip ve görmezden gelmediği şeyler, insani değerleri nedeniyle de zorunlu bir ‘imansız’. Bu ikilikten çok şikayetçiydim uzun yıllar. Çelişik, isyankar, gel gitli. Çoğu insan gibi 40’a geldim duruldum, çelişkilerim bitti diyemem. Çünkü çoğu insanın olgunlaşmak dediği şeyin yılgınlık, kabullenmişlik ve hayattan vazgeçmişlik olduğunu artık iyi biliyorum. Rahipliğin de imansızlığın da hayatta anlamlı olduğu yerler var. Rahmetli Lenin’in dediği gibi bazı şeyler de biraz papazların kendi çelişkisi.
Zaman ilerledikçe daha iyi, mutlu bir hayat yaşayacağımıza dair naif bir beklentim varmış hayattan. Beklentimin farkına bir süredir yaşadığım derin hayal kırıklığı ile boğuşurken vardım. Yaş aldıkça, hayatı öğrendikçe daha özenli olacağız, daha güzel seveceğiz, sevileceğiz, heyecanlanacağız, hayata dair daha farklı şeyler konuşacağız, paylaşacağız diye umuyormuşum. Her şey kolaylaştı, imkanlar çoğaldı ama ne dünya, ne Türkiye, ne de biz zamanla daha iyi ol(a)madık. Gittikçe de kötüleşti bir çok şey. Varlık içinde devcileyin bir yokluk. Karamsarlıkla söylemiyorum bunu, aksine çok daha iyimserim iyi bir hayat yaşamaya çalışmak konusunda. Ama gerçekliği olduğu gibi kabul etmeden daha iyiye gidilmiyor.
Kendi hengamem çok oldu bu yıl ama 2023 tarihe ve hayatımızın ortasına tüy dikercesine üstümüzden silindir gibi geçti. Canı sağolsun. Bölüm sonu canavarını geçtik bence. Can Yücel’in dediği gibi ‘düşmüş kalkmış bir allah gibi’**. Hırpalanmış, olmaz dediklerimiz olmuş, olur dediklerimiz olmamış ama işte hala buradayız. ‘Kim ne derse desin ben bu günü yakıyorum. Yeniden doğmak için çıkardığım yangından.‘***. 2024’te daha çok gülmek, sevmek, dinlemek, konuşmak, anlamak, anlatmak, paylaşmak, üretmek, yolculuklarımıza eşlik etmek üzere. Sizleri kendimden ayırmıyorum. Hayatı dert edenlerinizin incinen, hırpalanan yerlerinden öperim. Yeni yıkanmış nevresim kokusu gibi efil efil bir yıl diliyorum hepimize.
* Kitabın başkarakteri Amadeu için kullanıllan ‘imansız rahip’’in portekizce orijinali.
** Can Yücel, Gidip gelme
*** Edip Cansever, Phoenix