Rahmetli dedem Topal Memed rençberlik dışında saat ve silah tamiri yapardı. Kerpetenle diş çekecek, mikrop kapmış yaraları kesip temizleyecek kadar da hekimliği vardı. Muska yazardı, ama sadece hayvanlar için. Nazar olmuş, sütten kesilmiş, hasta olmuş hayvanlara. Hoca, hafız falan değildi, kimseyi okuyup üflemezdi. İnsanlara da kesinlikle muska yazmazdı.
Eski zaman, köyden bir kadın bir türlü geçmeyen baş ağrısı için dedemden muska istemiş. Dedem yazmamış. Kadın tekrar tekrar dedeme gelip muskayı yazması için ısrar etmiş. En sonunda dedem bıkmış ve muskayı yazmış, kadını göndermiş.
Bir süre sonra muska işe yaramış kadının hiç bir şekilde geçmeyen baş ağrısı geçmiş. Topal Memed’ten allah razı olsun, muskayla iyi etti beni dermiş. Bu böyle konuşuldukça sonunda merak etmişler, ya bu Topal Memed bu muskaya hangi duayı yazdı acaba diye. Muskayı açmışlar.
“Urusun gemileri
Hem ileri hem geri
Urus gözün kör olsun
Ağlattın gelinleri”
Rahmetli; kadından kurtulmak için eski türkçe ile Osmanlı-Rus harbinden kalma bu deyişi yazmış muskaya.
Geçenlerde köyden çocukluk arkadaşımın ağzında uçuk çıkmış. Uçuk, siğil ..vb şeyler bizim oralarda eskiden beri “okununca” geçen şeylerden. Geçmişte kimi uğraklarda bazı dini vecibeleri yerine getirdiğim, duaları okuduğum sır değil. Arkadaşım “Burak uçuk çıkmış şunu okusana” dedi. O sorana kadar ben de farkında değildim hiç yaşayan birine dua okumamışım, hep ölüye okumuşum. Ölüye okumak kolay ölen ölmüş, çarpılma riski yok, iyileşmeme ihtimali yok. “Hiç diriye okumadım hep ölüye okudum riskini alıyorsan okuyayım” dedim. Aklıma dedemin duası gelseydi hiç çekinmeden okurdum. Her türlü baş ağrısını iyileştiren “dua” uçuğu hayli hayli iyileştirir ツ.